Aramızdan bir arkadaşımızın kooperatifleşme ile ilgili
konuyu dinlemek üzere Abbasağa’daki forumda olduğu bilgisi verildi.
Yeni gelen arkadaşlarımıza daha önceki forumlarda tartışılan
ve öncelikli olarak kabul edilen konular hakkında kısa bir bilgi verildi;
-Foto safari çalışması başlatılacağı,
- Sağlık sorunlarına dikkat çekmek için organ bağışı
kampanyası başlatılacağı,
-Sandık güvenliği konusunda bilgilenilip çalışılacağı,
-Doğa tahribatına dikkat çekecek eylemler
gerçekleştirileceği…
1-Katılımcımızlarımızdan biri, bazı kimselein forumlarda tartışılan
konuların ve problemlerin hemen çözülemediği ve işlerin yavaş gittiği konusunda
endişeler taşıdığını gördüğünü söyledi. Yarın sonuç almanın mümkün olmadığını,
3 yıl sürecek sabrımızın olup olmadığına cevap vermemiz gerektiğini söyledi.
“Bu kuşak, bu gelir grubu yeteri kadar sabırlı değil, olabilecek mi?” dedi.
2- Aramıza ilk defa katılan bir katılımcı, gezideki
gençlerin endişelerine kulak vermek, onların yanında olmak gerektiğini söyledi.
Onları burada aramıza katabilmenin gerekliliğini belirtti. Belgrad ormanında
konuşlansalar biz de Gezi’deki gibi lojistik destek sağlasak iyi olur diye
düşündüğünü söyledi. Ayrıca tüketimden gelen gücümüzü kullanmanın önemine,
harcanılan her kuruşun kime gittiğine bakılması gerektiğine dikkat çekti. Kendi
fikirlerimize uygun olan yapıdaki insanlarla çalışılması gerektiğini
düşündüğünü söyledi.
3-Bir katılımcımız,
Melis Alpman’ın çok yakın zamanda Belgrad ormanlarıyla ilgili yazı
yazdığını, bu itibarla kendisiyle iletişim kurmanın doğru olacağını söyledi.
4- Mimar, öğretim görevlisi bir katılımcımız, Mimarlar Odası
İst. Şb. Bşk.’nın Zekeriyaköy bölgesi ve çevresindeki sorunlarla ilgili
görüşmek üzere hazır olduğunu belirtti. Alternatif medya, yazılı basın
tüketiminin, paylaşımının önemine dikkat çekti.
5-Bir katılımcımız varyantın girişine forumun afişinin
yapılıp asılmasını önerdi, bir diğer katılımcı diğer bütün reklam panolarının
yanında yer almasın diye itiraz etti. Bir diğer katılımcı görünür olmak için
forumun mekanını değiştirmeli diye önerirken bir diğeri mevcut ortamın lojistik
olarak (oturma alanları, elektrik, film gösterimi için uygunluk, vs.) daha
uygun olduğunu söyledi.
6- Foruma dikkat çekmek için varyantı kapatıp yürüme eylem
önerisi geldi. Forumla eylemi
karıştırmamak gerektiği söylendi. Afişin yaptırılıp nöbetleşe yarım saatlik
sürelerle iki kişinin varyant başında tutması önerisine sıcak bakıldı.
7-Katılımcılarımızdan biri, bu arada Melis Alpman’la haberleştiğini
ve Melis hanımın konu ile ilgili forum adına bir yazı beklediğini söyledi. 3
arkadaşımız konu ile ilgili görevlendirildi.
8-Bir katılımcı, Taksim Dayanışması üyelerinin göz altına
alındıklarını, evlerinin usulsüz olarak arandığını ve bu süreçte onlara destek
olunması gerektiğini söyledi. En önemli sosyal mecra facebook, twitter’da bu
insanlarla ilgili haber ve dayanışma bilgilerinin paylaşılmasını, hukuksuzluğun
yayılması için tweet, retweet yapılmasını rica etti.
9-Bir katılımcı Ekümonopolis filmini izleme kararını
hatırlattı, Pazar gününün hedeflenmesine karar verildi. Filmin uzunluğuna
dikkat çekildi, birkaç kerede izlensin denildi. Bir katılımcımız gerekli
hazırlığı yapacak.
10-Bir katılımcı Tophane’de eski tütün deposunda Anadolu
Kültür İnisiyatifi’nin 7-8 fotoğraf sanatçısının kentsel dönüşüm ile ilgili
sergi açtıkları bilgisini paylaştı, çevre duyarlılığını geliştirmek isteyen
herkese sergiyi tavsiye etti.
11-Bir katılımcı bizim gibi düşünmeyenlere nasıl
ulaşılacağının önemli olduğunu, sonumuzun Mısır, Suriye gibi olmasını
istemediğini belirtti.
12-Katılımcımızlarımızdan biri, Türkiye’nin siyah ve beyaz
şeklinde olduğunu grisinin olmadığını söyledi. Haber kanalları sahiplerinin
aynı zamanda birçok alanda faaliyet gösterdikleri için devlete, ihalelere
ihtiyaçlarından dem vuruldu. Çapul TV, Halk TV gibi alternatif yayın
organlarına destek konuşuldu.
13-Bir başka katılımcımız daha önce söylenenin aksine
çalışanları kendimiz gibi seçmektense farklı olanları ikna etmenin, kazanmanın
öneminden bahsetti. “Soru işareti
oluşturabildiğimiz bir kişi bile önemli” dedi.
14-Taksim’de yeryüzü sofralarına katılan arkadaşlarımız
geldiler ve meydan ile İstiklal caddesi arasındaki farkları, İstiklal’deki
coşkuyu, birlikteliği, heyecanı, paylaşımı bizleri kıskandıra kıskandıra
anlattılar. Hoşlarına giden bir slogan: Kapitalizme ihtar, yaşasın iftar!
15- Uskumruköy, Kilyos, Gümüşdere’li esnaf, bakkal,
pazarcılar ile alış-veriş destekli iletişim tekrar konuşuldu.
16-Bir katılımcı, polislerin psikolojik olarak ne durumda
olduklarını merak ettiğini, bu eylemler sonrasında bazılarında Vietnam sendromu
bile olabileceğini söyledi. Bunun üzerine bu süreçte gözaltına alınmış bir
arkadaşımız polislerin kendisine “sendika kurmak istiyoruz mesela, bize niye
destek olmuyorsunuz” dediklerini, kendisinin de siz kurun, biz destekleriz
dediğini anlattı. 17 polis intiharı,
1500 kadar polis hakkında İçişleri bakanlığı tarafından soruşturma yürütüldüğü
bilgilerinin dolaştığı söylendi.
17-Bir katılımcı, forumları canlı tutmak ve ilgiyi sürekli
kılmak için; farkındalık, bireysel ya da toplu eylemleri desteklemek kararları
alarak devam edelim dedi. Diğer forumlarda sürdürülebilir, hayata geçirilebilir
eylem planları yapıldığını söyledi. Bu ortamda
yaşam gustosu, creative zekası yüksek sanatçıların bulunduğunu, yakın
çevremizi haberdar etmemiz gerektiğini söyledi. Somut eylem önerileri: Siperdeyiz. Yaşadığımız coğrafyada bir flora
var. Çevremizdeki ağaçların Latince ve halk dilinde isimleri, bu coğrafyada kaç
adet oldukları, bu kıyım devam ettiği takdirde yok olacaklarını yazdığımız sticker’lar
yaptıralım, her yere yapıştıralım.
T-shirt yaptıralım, önüne forum logomuzu, arkasına
ağaç isimleri yazalım, sokağa çıkalım. Veya üzerinde “ÇED raporu nedir?” yazan
T-shirtler yaptıralım, merak uyandıralım, sorgulatalım.
Bu öneriler çok destek ve alkış aldı...
18-Olimpiyat komitesine 3. Köprünün ÇED raporu ile ilgili
hazırlanacak dilekçe hatırlatıldı. Katılımcılarımızdan biri bu komiteyle
çalıştığını, dilekçemizi kendisinin ulaştırabileceğini söyledi.
19-Bazı forumlara temsilci gönderilmesi tekrar görüşüldü,
Perşembe günü kararlaştırılacak.
20-Sandıklarda görev alma konusu tekrar gündeme geldi. Daha
önceden deneyimi olan bir katılımcımız genel prosedürlerle ilgili bilgi verdi. Kendisinin
seçmen sandığının belli olduğunu önümüzdeki 6 ayda sandıktaki isimlerin (300)
adresini ziyaret edeceğini, göz teması kuracağını ve sonra seçim sandığının
başında doğru kişilerin oy kullandığından emin olacağını söyledi. Zaman
kısıtından dolayı biran önce başvuru yapılmasına karar verildi. İsteyenler
Perşembe günü isimlerini bildirecekler, aramızdan bir kişi hepimiz adına CHP
Sarıyer ‘e gidip (parti adına değil, genel anlamda görevli olmak üzere)
başvurularımızı yapacak.
Bir katılımcımız yine güzel bir hatırlatma ile toplantıyı
sonlandırdı:
Meydanı boş bırakmak
Meydanı boş bulmak
Kalın sağlıcakla,
3. Katip ...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder