6 Temmuz 2013 Cumartesi

Kuzguncuk Forum Notları (4 Temmuz)

Gündemin okunması ile toplantı açıldı. Forum kuralları hatırladı.


BİR ÖNCEKİ TOPLANTIDA ALINAN KARARLARIN TAKİBİ 

FANZİN ÇALIŞMASI :
Hemzemin postasına yazı gönderildi, bir önceki forumdan çıkan kararla birlikte. Kuzuncukta ne yapıldı, bostan süreci ile ilgili yazı yazıldı. 2 günde bir Hemzemin Posta yayınlanıyor, Fanzine destek sunabilmek için hep beraber forumda konuşulan konular ile ilgili yazılar yazabiliriz
Kuzguncuğa özel bir bilgilendirme fanzini de oluşturuluyor , bununla ilgili de bir çalışma grubu toplantısı oluşturulabilir. Pazartesi akşamı saati belirlenerek , hep beraber karar verebiliriz. 
Foruma katılamayan dostlarımıza, Kuzguncuklulara ulaştırırız, burada konuşulan her şey böylelikle evlerin içine de girmiş olur. 

YOGA ÇALIŞMASI : 
Kuzguncuk Bostanı'nda Pazar günü 10:00 'da ve Çarşamba günü 19:00 'da büyükler için yoga
Çarşamba Günü sabah 10:30'da 10 yaş üzeri çocuklar için yoga planlandı, katılacakların mesaj veya mail aracılığı ile iletişime geçmeleri bildirildi. direnkuzguncuk@gmail.com.

FORUM SAAT ve GÜN DEĞİŞİKLİĞİ : 
Ramazanda Forum saatinin değiştirilmesi ile ilgili konu tartışmaya açıldı. 9 Temmuz itibariyle Forum saatlerini 21:30’da başlayıp 11:00 gibi bitirilmesine karar verildi. 

Ramazan Boyunca Salı – Perşembe olarak forumların gerçekleşmesine karar verildi. 

PANKART ÇALIŞMASI : Kuzguncuk Pankartı hazırlandı, büyük boyutta basıldı, Kuzguncuklularla paylaşıldı. Kitlesel eylemlere pankartla katılma yönünde görüş bildirildi. 

FOTOĞRAF SERGİSİ : Fotoğraf sergisi önerisinde bulunan katılımcılarımız projelerini anlattılar, birlikte yapmak önerisinde bulundular, Fotoğraf sergisi yanında, fotoğraf eğitimi, eski kuzguncuk fotoğraflarıyla ilgili çalışmalar yapılabileceği belirtildi. Üretime katılmak isteyenlerle birlikte çalışma grubu oluşturulmasına karar verildi. bu konuda ihtiyaçlarını bildirecekler , forum olarak gereken malzemelerin ve sergi yeri konusunda destek verilmesine karar verildi.

GÜNCEL KONULAR. 

TAKSİM DAYANIŞMASI 
Taksim yayalaştırma projesi, topçu kışlası, gezinin son durumu, dava süreçleri ile ilgili bizleri bilgilendirecek bir misafir katılımcı davet edilmesine karar verildi. 

Kuzguncuktan Biri: Allianoi mücadelesinin içinde yer alan biri olarak, bazı tecrübelerimi paylaşmak istiyorum. Allianoi Bergama’da bir ören yeri antik bir kaplıca. Bir sulama barajının suları altında kaldı, şu anda gömüldü tamamen yok oldu. Küçük bir kurtarma kazısı yapıldı., bu kazıyla ne kadar önemli bir yer olduğu ortaya çıktı.uluslararası hukuk, uluslar arası stklar ve hukuk mücadelemiz hiçbir işe yaramadı. Danıştay bizi destekledi fakat hemen akabininide gülle metodu diye bir şey var , cok acayip bir şey bu .Allianoi antik kaplıcasını kille örterek koruma altına altına alacaklarını iddia etmişlerdi, biz bu kararı durduduk. Hemen arkasından antik kendi kille değil kumla örteceğiz dediler, yeni bir karar cıkardılar ve apar topar bunu uyguladılar. Yani sağ gösterirken sol vurdular. Biz bir anda ne yapacağımızı şaşırdık. Biz hukuki mücadeleyi tekrar başlatmak için uğraşana kadar , toparlanana kadar baraj kapakları kapatıldı ve antik yerleşim yeri , kaplıca sular altında kaldı. Bu baraj ömrü 50 yıl olan bir barajdı, 50 yıl sonra yerinde bir bataklık olacak, sulama barajıydı. Buna rağmen ne yaptıksak olmadı. O yüzden ben bu gezi parkı yargı kararına güvenmiyorum. O kadar çok enstrüman var ki bunların elinde heran her şey olabilir , her şey yeniden başlayabilir.Başka bir olaya konsantre olmuşken onlar geziye girip istediklerini yapabilirler, çok uyanık olup dikkat etmek gerekiyor diye düşünüyorum. 

MISIR OLAYLARI 

Kuzguncuktan Biri: Biz on senede uyanamadık onlar bir senede uyandılar. 
Kuzguncuktan Biri: Ana akım medyada, mısırda askeri darbe diye haberler yayınlanıyor . Egemen Bağıştan bir sürü politikacıya kadar herkes darbeye nasıl karşı olduklarından bahsediyorlardı. Gezi sürecinde gerekirse ordu devreye girebilir diye tehditler savuran kesimler şimdi mısırdaki olaya sadece askeri darbe diye bakıp , bundan herhalde bir şekilde siyasi bir rant sağlamaya çalışıyorlar. 
Kuzguncuktan Biri: Bugün burada bu konuda fikirlerinizi merak ettiğim için geldim. Yaklaşık 1 aydan beri süren haklı olduğumuzu düşündüğümüz çok büyük bir mücadelenin içinden geldik. Bu konuda gerçekten aklar ve karaların burada ortaya çıkacağını düşünüyorum. Mısırdakinin şu anda net bir darbe olduğunu bunun da hiçbir izahının olmadığını düşünüyorum. Bu bir askeri darbe ve askeri darbe olmanın tüm gerekliliklerini de yerine getirdi , biz askeri darbeleri tarihimizden iyi biliriz. Ben bunun bizim için çok büyük bir demokrasi sınavı olduğunu düşünüyorum. Mısırdakine darbe değil diyip, ne kadar büyük bir halk çoğunluğu olursa olsun halkın istediği başka bir şey de olsa sonuçta geldiği noktada bir darbeden bahsediyoruz. Halk uyanması, halk ayaklanması , devrim laflarının cok büyük bir romantizm olduğu kanısındayım, buna böyle yaklaşmanın cok büyük bir yanlış olduğu kanısındayım. Demokrasi sınavını burada vereceğimizi düşünüyorum. 
Kuzguncuktan Biri: Darbe olduğu zaman sokağa çıkma yasağı olur orada herkes şu anda sokaklarda, hiç kimse evinde değil. Biz bu ülkede ne darbeler gördük evimizden çıkamadık. Nasıl darbe dersiniz. 
Kuzguncuktan Biri: Aldığımız duyum, iktidarımız 500 trilyonluk örtülü ödeneğin hesabını verememenin korkusu ile şu anda darbe diye bağırıyor, çünkü 300 trilyon civarında bir para gönderilmiş mısır iktidarına karşılığı olmayan bir şekilde , ben yeni öğrendim paylaşmak istedim. 
Kuzguncuktan Biri: Öncelikle kimin hangi güçle birleşildiğine bakılmalı, mısırdaki askeri müdahalenin Amerikancıları karşı olduğu apacık ortadadır. Baktığımızda yandaş medya yine işine gelince demokrasi kelimesini diline dolamıştır. Dolayısıyla bütün bunlardan yola çıkarak mısırda halkla ordunun kol kola olduğunu düşünmek çok da zor olmasa gerek. 
Kuzguncuktan Biri: Mesele sadece park değil, mesele özgürlükler, mesele demokrasi diyoruz ve özgürlükler lisanından konuşuyorsak eğer tutarlı olmamız gerektiğini düşünüyorum. Mısırdaki olayları 2011’den beri yakından takip ediyorum .Asker o zaman da bu işe nifak soktu ve hükümeti aldı belli bir ara ve o zamanki muhalifler yani bugün sokakta olanlar yine askere karşı bir direniş gösterdi. Asker burada çok uyanık davranıyor. Meşru bir halk hareketini kendi despotluğuyla dünya hakları gözünde yasallığını kaybettiriyor.Ordu halk el ele den ziyade halkın hareketine dem koyan bir asker var . Bu günkü genel kurmay başkanı Müslüman kardeşlerin desteğiyle geldi. Gayet Amerikancı bir adamdır.bu yüzden benim kanaatimce darbelerin her şekli kötüdür. Bu ülke 27 mayıstan da çekti, 12 Eylülden de çekti, 28 şubattan da çekti. Halk hareketi olarak bakmalıyız ve üniformalıları orduyu askeri kendi demokrasi anlayışımızdan uzak tutmalıyız. 
Kuzguncuktan Biri: Başından beri medyadan takip ettiğim kadar ve çeşitli teorileri dinlediğim kadarıyla farkındayım olayın. Kendimi karar verecek kadar yetkin bilgili hissetmiyorum. Gezi olaylarında bile ana akım medyadan veya alternatif medyadan bize gelen dezenformasyonu gördükten sonra yıllarca gözümüzün önünde olmayan güneydoğudaki olayları ne kadar çarpıtılabildiğini gördükten sonra , çok daha uzak bir ülkede çok da anlamadığım bir kültürde, çok da bilmediğim bir mücadelenin içinde insanların neler hissettiklerini ,anlamakta ya da hüküm vermekte ya da başkalarına salık vermekte çok zorlanıyorum. Dolayısıyla da kendi duruşum olmasına rağmen bu konuda bir eyleme geçecek kadar da kendim yetkin görmüyorum. Çok daha fazla bilgilenmek gerek. 

Kuzguncuktan Biri: Arap baharının Türkiye’ye sıçraması şeklinde yorumladılar geziyi ilk aşamada . Bu doğru bir değil, burada insanlar özgürlüklerinin kısıtlandığı için sokağa çıkmıştı. Orada nato destekli bir halk hareketi vardı. Emperyalizm destekli demektir. Şunu görmek lazım. Türkiye’deki gezi olayları başladıktan sonra orada bir halk hareketi başladı ve nato destekli değil . Bir kıvılcım başladı ve dünyaya yayılıyor. Mısırdaki hareketin de darbe mi devrim mi olduğunu şöyle anlarız. Darbe veya devrim bir sonraki nesline çıkarttığı bir anayasada ya da hukuk düzeninde daha özgürlükçü, daha demokratik mi yoksa daha baskıcı mı. 27 mayısa biz dersek ki darbedir, Türkiyenin gelmiş geçmiş en demokratik anayasasını koymuştur, en demokratik seçim sistemini getirmiştir. Biz buna darbe dersek sığ düşünmüş oluruz bu kavramdan çıkmamız lazım. Mısırdaki olayın da devrim mi darbe olacağını önümüzdeki süreç gösterecek. Sınıfların yapmadığı bir devrimi asker verirse geri alır, burjuva verirse geri alır. O yüzden bence mısırı takip etmek lazım. 

Mısır olayları konusunda farklı bir çok görüş paylaşıldı, tartışıldı. 
Öneriyle, mısır tekrar gündeme alındı ve bir sonraki forum için çalışma grubu oluşturuldu. 

KUZGUNCUK BOSTANI 

Bostanın Geçmişi ile ilgili kısa bir özet geçildi. Bir önceki forumlarda paylaşılanlar okundu. 

“”””Bostan İlya’nın bostanı iken İlya’nın daha sağken Vakıflar sahipsiz arazı olduğu ve mirasçısı olmadığı gerekçesi ile bostana el koyuyor ve on yıllar süren bostan mücadelesi Kuzguncuk Halkı için başlıyor. Okul ve Hastane yapılması projeleri ile geliyorlar ve Kuzguncuk Halkının itiraz etdiyor iş makinalarının önüne geçiyor sonucunda imar alınamıyor ve bir seraya kiralanıyor. Seranın da tahliye edilmesi üzerine bostan 3-4 yıldır boş ve atıl arazi. Biz Kuzguncuklular burayı sürdük, toprağı havalandırdık. Hedefimiz bostan olsun idi. Şu an küçük bir bostan yapıldı. Hep beraber birlikte bütün Kuzguncuklular bu bostandan yiyeceğiz. Dernek olarak vakıflara dava açtık, Hukuk savaşı devam ediyor. Vakıflar şu anda burayı bir özel okul olarak onaylamış durumda. Anıtlar kurulu Kararınca Bostanda imar izni verilmez ve koruma altına almışken, Yüksek Kurul kararı bozuyor .Kuzguncuklular derneği davaya müdahil oluyor ama derneğin bir menfaati olmadığı için müdahil olamaz denilerek dava düşüyor.Dernek de davayı temyize taşıyor. Değişik kanallardan tekrar dava açmak istiyoruz. Proje çevre komisyonunda şu an , takip ediyoruz. Kuzguncuklulardan istenen Bostan’a işlevsellik katılması ve Bostan’ın halka ait , halkın kullandığı ve istifade ettiği bir yer olduğunu kanıtlaması.Bostan Kuzguncuk Halkı’nın nefes alma alanıdır, bostana işlevsellik katılmalıdır.”””

DAVA SÜRECİ İLE İLGİLİ DÜZELTME YAPILDI : Danıştaya itiraz dilekçesi verildi, bizim usulen yaptığımız dava açma yöntemimize karşı gelen redde istinaden . Dernek olarak Menfaatimiz olduğu açık bir şekilde tüzükte belirtiliyor. Umuyoruz esasta konuşmaya başlayacağız. Geçmişte yapılmış çok önemli bir yanlış var, plan notlarında kuzguncuk bostanında burası okul olarak gözüküyor. Bu onların elindeki en büyük verilerden birisi. İtiraz edilecek şey plandaki bu okul verisinin kaldırılması olmalı. Çünkü Boğaziçi imar kanunlarına göre bostan alanın korunmasına dair bir yasa da var . Hangisinin daha üstte olduğunu orası karar veriyor. Birinin diğerini örtmesini orası karar veriyor.

Somut öneriler gerçekleştirmek, bostanın kullanımı ile ilgili, plan proje kavramsal bir çerçeve koymak için her forum gündemimizde olmasına karar verildi. 
Geçmişte eylem olarak neler yapıldığını dokümante edilmesine karar verildi. 
Deprem tatbikatı için çalışma grubu oluşturulmasına karar verildi. 
Kuzguncuk Bostanda kurulan küçük bostana destek verilmesi yönünde karar verildi. Herkes elinden ne geliyor ve ne yapmak istiyorsa bostanda istediği saatte gelip çalışma yapabileceği belirtildi. 

Kuzguncuktan Biri: Kuzguncuklular derneği var ve bizim adımıza davalar açıyor, şu an üye değilim ama derneğin güçlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Gönüllü olabiliriz. Diger önerim organizasyon konusunda epeyce bir tecrübem var, bir mekanın kalıcı olarak kültür merkezi ya da paylaşım yeri olabilmesi için öncelikle o mekanda kalıcı bir atölye ya da malzeme deposu olması gerekiyor. Bir oda ya da bungalow da olsa kalıcı bir depo ya da iletişim noktası oluşturması gerektiğini düşünüyorum. 
Kuzguncuktan Biri: Mimarım, radyoda programcıyım, depremle ilgili bir program yapıyoruz. İstanbul’da 2003 yılında deprem master planı hazırlandı, toplanma yerlerinin neredeyse 100lercesine yapılaşma geldi. Bostan için önerim eğer su sorunu çözebilirsen hobi bahçeleri yapabiliriz. 
Kuzguncuktan Biri: Simotas binasında 65’li , 70’li yıllarda toka atölyesi vardı babannemde orada çalışanlardandı. Bu bostandan da çok salatalık koparmıştık. Üsküdarda bir çok yer satıldı , artık bir şekilde duyarsız kalmamak adına , sevda tepesi, paşalimanı, bostan, evlendirme dairesi, bütün üsküdardaki bütün parklardaki yapılan forumlarda aynı şeyler konuşuluyor. Ortak eylem kararı alınmasını önerdim. Kabul edildi. Bu foruma da bu öneriyi açıyorum. 
Kuzguncuktan Biri: Bütün forumlarda çalışma grupları var. Keşke çalışma grupları toplantısı olsa da , hepsini birlikte dinleme şansımız olsa. Biz bostanda böyle bir fuarı düzenlemek ister miyiz, eğer bu öneri kabul görürse bir çalışma grubu oluşturabiliriz. 
Kuzguncuktan Biri: Burayı öyle bir projelendirmeliyiz ki hem vatandaş yararlanabilmeli hem de vakifların işlevini yerine getirmesine de olanak tanınmalı. 

Kuzguncuktan Biri: Deprem meselesi çok önemli ve meşru bir konu Deprem’de bostanın toplanma alanı olduğunu tekrar hatırlatmak gerekiyor, ben doktorum. Hatta doktorların da sonrasında çalışma yapabilecekleri bir alan olabilir. Gezi olayları sırasında yaralılara, gazdan etkilenenlere yardım edilmesinden dolayı soruşturma açılmak istenmişti. Açılamadı gerçi çok kanunsuz olduğu için. Bunun için bir kanun yapıyorlar. Torba yasasında o kanunda geçebilecek. Bir doktorun herhangi bir yerde başına bir şey gelen birine müdahale etmesi yasak olacak. Yani biriniz burada bayılsanız ben size bakamıcam. Çünkü bununla ilgili bir ruhsatlandırma olmamış olacak. Tabib odası olarak buna karşı bir şey yapılıyor. Ama bu aynı zamanda bir halk sağlığı sorunu bundan dolayı da bilgilenmenizi istedim. 

Kuzguncuktan Biri: Burada oturan vatandaşlarımız, doğayı sevenler, herkes kendi adını doğum tarihini yazarak bir ürünü (domates de olabilir, papatya da ) fazla büyük bir ağaç olmayacak şekilde buraya kendi imkanlarıyla ekilecek. Herkes gelip kendi ürününü sulayacak. Önemli olan buraya dikkat çekmek. Bu bir öneridir . 

Kuzguncuktan Biri: Ben kendi adıma buranın bostan olarak kullanılmasını ve sürekli üretim halinde olmasını destekliyorum. 

Kuzguncuktan Biri: Erzincan’da ve gölcük yakınında depremi yaşayan biri olarak , her yerde deprem riskleri var özellikle istanbul’da. Depremle ilgili çeşitli çalışmalar var hükümetin , ne kadar etkisini görüyoruz, ne kadar bilinçliyiz bilmiyoruz ama şu da bir gerçek ki bostan burada gerçekleşebilme ihtimali olan bir depremde toplanma alanıdır. Bunu belki somut bir örnekle insanlara gösterebiliriz. Bir deprem tatbikatı düzenlenebilir. Bu konuda gerek caminin anonsları kullanabilir, gerek herkes kapı kapı bilgilendirilir. Uygun bir gün belirlenerek bir deprem tatbikatı sonrasında burada buluşulabilir. Depremle yaşam eğitimi 1 saat verilebilir. Arama kurtarma ekibinden uzman gelebilir bilgi paylaşımı yapılır. Öneri olarak sunuyorum. 

Kuzguncuktan Biri: Bu bostanın her santimetresini kullanmak durumundayız. Bugün bostanı gezdim çocuklarımla birlikte cok beğendim, kapı hep açık olmalı. İnsanlar kendine belirdiği alanı ekip biçebilir. Fiilen burada varolmalıyız, varolursak kimse bizden burayı alamaz. 

BİYO ÇEŞİTLİLİK VE TABİATI KORUMA YASA TASARISI İLE İLGİLİ 

Kuzguncuktan Biri : Metni hepsini okuyabilirsiniz, bence mutlaka okunmalı. Bu yasa doğayı , tabiatı, ormanları, dağları, toprağı, dereleri şirketlere nasıl satarım, nasıl kiralarım, nasıl bunlardan gelir elde edebilirim düşüncesinin mevzuatıdır, başka bir şey değildir. Tabiatı koruyan bir yasa değildir. Sit alanlarının sit alanı tanımını ortadan kaldıracak birtakım doğayı koruyan kurullar var bunlar artık olmayacak. Doğadaki gördüğümüz her şey bürokların kontrolü altında olacak.Alanlar 29 yıllığına sonra 49 yıllığına şirketlere peşkeş çekilecek.. Yüksek kamu yararı ve sürdürülebilirlik adı altında bunlar tanımlamaların ucu açık şekilde , bu tanımlamalarla istedikleri her şeyi yapacaklar. Bu kanun bugün tbmm gündemine geldi, gündem 9 da bitiyordu belki de kabul edildi. Eğer kabul edildiyse buranın tescilli olması ya da sit alanı olması hiçbirşey ifade etmeyecek , tamamen istediklerini yapabilecekler. Benim bildiklerim bunlar.Her cumartesi Saat 1’de herkesin birey olarak katıldığı ekoloji forumu var kabataşta bu konuyla ilgili ayrıntılı bilgi alabilirsiniz. 

Kuzguncuktan Biri : Mesela bir örnek ; Evlerinizin hepsine istimlak koyuyorum yerine ağaçlar dikeceğim dersem kaçınız itiraz eder, hepiniz değil mi. Ama ağaçlara yaptığımız şey bu . Kalkın ordan bina dikeceğim. Tabiatın herhangi bir canlısına insan merkezinden bakıp onun yaşamına müdahale edecek karara biz sahip olabilir miyiz. Böyle bir yasa geçemez… Yerdeki otun bile bir canı var, hayvanlar için binlerce uğraşan insan var. 

Bu konu gündemde devam edeceğine , link paylaşılıp ,okunup ve tekrar konuşulacağına karar verildi. 

ŞİDDETSİZLİK / PASİF DİRENİŞ 

7 adımda şiddetsiz eylem dokümanı paylaşıldı, web adresi paylaşıldı. Bu konuda okunup paylaşım gerçekleştirilmesine karar verildi.www.siddetsizlik.org

POLİTİK KATILIMI ARTIRMAK / YAKLAŞAN SEÇİMLER 

Kuzguncuktan Biri : Alınan %22 oy var fazladan, % 49 alarak %65’i temsil ediyorlar mecliste iktidar partisi. Bunu engellemenin yolu %10u alarak önün kesmemiz lazım. Bu da küçük partilere faydası dokunacak , seçim yapılacak. 4-5 tane seçeneğimiz var . Sürekli %10 konusunu dillendirmemiz lazım , nasıl gençler bizi gezide cok güzel temsil ettilerse ve bu yaşta bizi buralara döktülerse , bize düşen görev de dilimizi kullanarak katkıda bulunmak. 
Bizim amacımız bizden birilerini çekmek değil zaten. Farklı görüşlere ulaşılmalı. 

Kuzguncuktan Biri : Milletvekilimizi tanımıyoruz, bunun çaresini İngilizler dar bölge diye bir yöntemle bulmuşlar. İstanbul’da 100bin oyla 1 milletvekili çıkıyorsa , bitliste 16bin oyla çıkıyor, bunun neden böyle olduğunu da anlamış değiliz. Seçim kanunun iki tane hükmüne karşı, Change orgdaki imza metnine destek verilebilir. Dar bölge istiyoruz, muhtarlar bile milletvekillerinin isimlerini bilmiyor. 

Kuzguncuktan Biri : Taksim süreci iktidarla sonuçlanmadığı sürece tam olarak Akp’nin istediği yerine gelmiş olur. 6 sene önce milyonların bir araya geldiği cumhuriyet mitinglerini hepimiz biliyoruz. İktidarı korkutan bir halk hareketiydi, o cumhuriyet mitingleri iktidarla sonuçlanmayınca, büyük bir umutsuzluk ortabı olmuştu. Politik katılımı artırmak için bütün parti, kitle örgütleri, sendikalarla görüşüp forumları büyütebiliriz. Bu zamanla seçimlerde de bir birliktelik yaratır.Seçimlere gittiğimiz zaman daha güçlü ittifaklarla gidebilirsek o zaman en azından üsküdarı alabiliriz. Öncelikle bize düşen görev bu forumu büyütmek , eşe dosta komşuya, birebir örgütlenme yoluyla yapabiliriz. 

Kuzguncuktan Biri : Dünkü forumda bu konuyu konuşmuştuk, birkaç önemli olduğunu düşündüğüm nokta var söylenen, onu paylaşmak istiyorum, dün gelemeyenler için de . şöyle bir şey söylenmişti tam da politik duruşumuzu belirleme noktasında . “Biz yaşamın içinden örnekler çıkartıp onların karşısına sunmalıyız onlar çözümleri bulmaya zorlanmalı ”ve “ biz bir yaşam oluşturalım, onlar bize gelsin “ . Elimde şöyle bir örnek var , 4 haziran – 2013 ile 4 –temmuz 2013 arasında TBMM ‘de yapılan önergelerin araştırılması ile ilgili , Parti grupları, CHP, MHP , BDP, AKP , Yaptıkları öneri sayıları 12-11-10-2 , Kabul edilen önerge sayısı 2 , Tabi ki AKP’nin kiler kabul edilmiş, reddedilen diğerleri, Böyle bir senaryo çıkıyor ortaya ve o yüzden dün forumlardan çıkan bazı söylemler vardı , “Diğer forumlarda bu konuda yoğun tartışılıyor, bir arada olmak ve herkesin bir şekilde temsiliyetinin olabileceği daha yatay ortamlardan bahsediliyor. Parti konusuna mesafeli insanlar, bunda da haksız değiller, iktidardan bahsedilmiyor sadece , meclis dışı ve meclis içi muhalefette katılıyor. Onların da ezberi bozuldu. “ dolayısıyla bir şeyler yeşerecekse buradaki biraradalıktan yeşerecek ve onlar buraya gelmek durumunda kalacak diye düşünüyorum. 

Kuzguncuktan Biri : Bu olayları medyadan izleyememiş olan çoğunluk, buralarda olmayan insanlara da süreci anlatacak bir metin üzerinde çalışıldığını biliyorum ve bunu herkese anlatmak için ortak bir metin oluşturma peşindeler. Önümüzdeki günlerde de bu metinle ilgili tekrar bilgilendirilme yapılacak. 

DİGER FORUMLARA TEMSİLCİ GÖNDERİLMESİ Bu gündem maddesiyle ilgili diğer forumlarda konuşulanlar özellikle Abbasağa ve yoğurtçudaki toplantılara katılmak için temsilci belirlendi, haftaya bilgiler kuzguncuk forumuna olduğu gibi aktarılacak. 

TÜKETMEYECEĞİZ 
Bu başlık altında takas, armağan çemberleri ve ekolojik konularda bilgilendirmeler ve deneyimlerinin aktarımı için SEDA bir sonraki forumumuzda bizlerle olabilecek. 

Boykot hakkında bir sonraki forumda daha detaylı bir bilgilendirme olacak. 

Takas konusunda çalışmalar yapılması kararlaştırıldı. 

MAHALLE İLETİŞİMİ 

Bostandaki forumu duyurmak için el ilanları hazırlanması, sadece sosyal medyada değil, mahallelerde de bir çalışması yapılması gerektiği kararlaştırıldı. Bununla ilgili çalışma grubu oluşturuldu. 
Pazartesi bu konuyla ilgili bir araya gelerek , mahalleyle iletişim hakkında görüşmeler gerçekleştirilebilecek. Kuzguncuk Postası da önümüzdeki hafta çıkacakmış , forum duyurularımızı ekleyebiliriz.

Ramazanda iftar konusu bir sonraki forumda değerlendirilecek. 

Fikir klüpleri üretilmesi, 
Kışlık toplanma alanı düşünülmesi, 
Kuzguncuk iskelesinin durumunu öğrenilmesi önerileri geldi. 

Ethem Sarısülük davasından son gelişmeler bildirildi. 

Kaybettiklerimizin adları anılarak, için 1dk’lık saygı duruşu yapıldı. 

Forum 09/07/2013 tarihinde saat 21:30 da toplanılmak üzere dağıldı. 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder