"Bozcaada Forumu" forumuna katılım günden güne artıyor. Bugün yapılan foruma 40 kişinin üzerinde kişi katıldı.
İletişim, etkinlik ve araştırma çalışma grubuna, "imar-yapılaşma" ve "kanalizasyon" çalışma grupları da eklendi.
Belediye ve Kaymakamlığa daha önce verilen dilekçeler ortak bir havuzda toplanarak bilgi bankası oluşturuluyor.
Çanakkale Valiliği, İl Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü, Mimarlar Odası ile Çevre Mühendisleri Odası'yla iletişime geçilme kararı alındı.
Çalışma grupları öncelikli konularla ilgili itiraz ve şikayet dilekçelerini hazırlayarak, perşembe günkü forum katılımcılarının oylamasına sunacak.
15 Temmuz Pazartesi - "Bozcaada Forumu" notları
- Forum “kanalizasyon” ve “imar yapılaşma” başlıklı 2 gündem maddesiyle açıldı. 2 gündem maddesi sonrasında gündem dışı konuşma ve öneriler kısmına geçileceği belirtildi.
- Foruma 40 kişi katıldığı ve ilginin günden güne arttığı görüldü.
- Forumumuza İstanbul’dan gelen konuklar da katıldı. Forumların yapısı ve önemi üzerine tespitleri paylaşan konuklar, İstanbul’daki Gezi Parkı’nda ki dayanışmadan ve “Müşterekler” grubundan bahsettiler.
- “Bozcaada Forumu”nda daha çok konuşulan yerel sorunların Türkiye genelindeki sorunlarla aynı olduğu ve yerel sorunlardan hareketle aslında siyasi bir tavır takınıldığı tespiti yapıldı. Bu fikirden hareketle yerel sorunların konuşulmasına devam edildi.
- Adanın önemli sorunlarından birisi olan ve ilk gündem maddesi olarak belirlenen “kanalizasyon alt yapı çalışması” konusunun konuşulmasına geçildi.
- 2010 yılında Çanakkale il çevre müdürlüğüne verilmiş olan Poyraz Limanına arıtma yapılmadan verilen deşarj ile ilgili dilekçe ve bu dilekçenin Çanakkale İl Müdürlüğü tarafından zabıt tutularak tekrar Bozcaada Belediyesine gönderildiği anlatıldı. Bu dilekçeye cevap olarak evlerin ve işyerlerinin kanalizisyona kaçak olarak bağlantı yapıldığı belirtilmiş.
- Konuşmacılardan bir kişi sadece dilekçelerle bu problemlerin çözülemeyeceğini daha somut eylemlerin yapılmasını talep etti ve imar planı değişikliğinin daha önemli bir konu olduğunu ve imar planı değişikliğinin ön plana alınmasını söyledi.
- Konularla ilgili olarak Çanakkale’den çevre hukukçularıyla iletişime geçildiği ve ayrıca Güney Marmara Doğal ve Kültürel Çevreyi Koruma Derneği (GÜMÇED) ile birlikte hareket edilme önerisi getirildi.
- Nasıl daha etkili olabiliriz konusunda verilecek dilekçe ve imza sayısının artmasının ve hem Bozcaada’ya hem Çanakkale’ye verilmesinin daha etkili olacağı belirtildi
- Çevre mühendisi olan katılımcılardan biri, kanalizasyon konusunda bazı projelerde sokaklardaki alt yapı çalışmasının ön planda olduğu, bazı projelerde ise önce arıtma sisteminin öne çıkabileceği, her iki yönteminde uyguladığını söylendi. İller bankasının ve Çevre bankasının proje listeleri olduğunu ve bu listelerde Bozcaada’nın ne durumda olduğununun öğrenilmesi gerektiğini söyledi
- Evsel atıkların vidanjörlerle toplanıp atılmasının belli kriterleri olduğunu ve bu kriterlere uymadan bu uygulamanın yapılmasının suç oluşturacağı ve üniversite veya bazı kuruluşlarla iş birliği yapıp bilgi dahilinde çalışma yapmak gerektiği vurgulandı.
- İletişim, Etkinlik ve Araştırma çalışma grubundan sonra, Bozcada Kanalizasyonu konusunda ilk çalışma grubu oluşturuldu. Bu konu ile ilgili bir dilekçe örneği okundu.
- Kanalizasyon çalışma grubu 16 temmuz salı günü toplanarak, 18 Temmuz Perşembe günü foruma sunulmak üzere dilekçe üzerinde çalışmasına karar verildi.
- Evsel atıkların Göztepe Tepesi’nin arka tarafına atılıp atılmadığının ispatının yapılmasının önemli olduğu söylendi. Benzer bir tespitinde mevcut olan kanalizasyon pompasının çalışıp çalışmadığı için yapılmasının çok önemli olduğu eklendi. Kaçak bağlantıların mevcut sistemi bozabileceği söylendi.
- Dernekleşme işe yarayabilir mi fikri daha öncede ortaya konulmuştu. Gezi parkı ile başlayan yeni oluşumların dernekleşmeden daha hızlı bir şekilde işlediği ve faaliyet geçebildiği belirtildi.
- Toplantının ikinci ana maddesi olan imar planı değişiklikleri konuşulmaya başlandı. Belediyenin bu değişklik sürecinde şeffaf olmadığı farklı kişilerce dile getirildi. Değişikliklerin yapıldığı haritanın belediye tarafından incelenmek üzere verilmediği söylendi.
- Fabrika alanları, günü birlik turizm alanları ve bağ evleri ile ilgili konularda itirazların yapıldığı ve belediye tarafından 15 günlük süre içerisinde itirazlara cevap verilmesi gerektiği halde itirazlara cevap verilmeden, itirazlarla beraber projenin bakanlığa sunulduğu söylendi.
- Kıyı şeridi mesafesinin 100 metreden 50 metreye düşürüldüğü Ayazma bölgesinde ise bu mesafa artık 0 metre gibi yapılaşmanın olabileceği söylendi.
- Belediyenin haftalık, aylık ya da 3 aylık periyotlarla bülten oluşturması ve tüm konularda halkı bilgilendirmesi gerektiği söylendi.
- İmar planınının mimar mühendis grubundan teknik destek alınması karar verildi. Bir katılımcı konuyla ilgili mimarlar odası’yla irtibata geçildiğini açıkladı.
- İmar planı ile ilgili olarak mera’ların ne durumda olduğu ve bu mera’larda bir çok endemik türün yaşam sürdüğü, doğal sit alanlarında herhangi bir değişiklik yapılıp yapılmadığı ve bu konunun takip edilmesi gerektiği belirtildi. Meralardaki bir çok bitkinin aslında tıbbi bitki olduğu söylendi.
- 1/25000 lik planın genel plan olması gerekirken 1/25000 lik planın 1/1000 lik planla bazı durumlarda iç içe girdiği fakat 1/25000 lik planın esasında bu işin anayasası olması gerektiği ve 1/1000 lik planda yer alması gereken şeylerin 1/25000 lik planda araya sıkıştırma yöntemi ile yer aldığı söylendi.
- Kanalizasyon projesi ile ilgili tekrar gündeme gelen bir konuda kanalizasyonun şu anki haliyle artık çalışamayacağı ve yapılan masrafların boşa gittiği, zamanında lokal küçük arıtmalar yapılabilecekken mevcut foseptiklerinde şu anda bozulduğu ve gecici varil sistemi ile hastalık ve cevre kirliliğine yol actığı söylendi. Mevcut projede arıtma için tespit edilen yer olan poyraz limanının yanlış olduğu ve iğdelik mevki veya tuz burnu mevkinin daha iyi bir lokasyon olduğu ve denize doğru 200 metrelik bir boru sistemi ile yapılması gerektiği söylendi.
- Bozcaada’nın çöl olmadığı, ağaç ve bitkilendirme çalışmalarında çok dikkat edilmesi gerektiği ve bitki çeşitliliğinin korunması gerektiği belirtildi. 18 Mart Üniversitesi’nin bu konuda çalışması olduğu ve istenilirse bu çalışmanın kişileri tarafından foruma sunum yapılacağı belirtildi.
- Poyraz limanı deniz batıklarının olduğu ve Bozcaada’nın arkeolojik sit alanı olduğu ve yapılan bir çok hafriyat çalışmasında kepçe kullanılmasının aslında yasak olduğu söylendi. Ama geçen yaz kepçelerin hiç durmadan çalıştığı, Belediye Başkanı’na konuyla ilgili müracat yapıldığı ama konunun geçiştirildiği belirtildi.
- Kanalizasyon sisteminin kapalı bir sistemde mi yapılıyor, farklı bir sistemde mi yapılıyor bilgisinin halka anlatılmadığı, projenin ne olduğunun belediye tarafından halktan kopuk olarak yürütüldüğü söylendi.
- Gündem dışı konuşma sırasında, bir katılımcı butik bağcılık ve butik şarapçılık konusu gündeme getirildi ve yerel üzüm çeşitlerinin korunmasının önemli olduğu dile getirildi. Kontrollü ve ölçülü bir şekilde bağ evlerinin yapılması gerektiği fikri söylendi. Geçmiş tarihlerde üzüm kilo fiyatının 60 kuruştan 45 kuruşa düşmesi sonucunda bir çok bağın kökleniği söylendi. Bozcada’ya ait olan üzüm türlerinin daha ön plana çıkması gerektiği vurgulandı. Endemik türlerin ve yeşil alanların korunmasının önemli olduğu bir kez daha vurgulandı.
- Dilekçelere imza toplamak için bir masa kurulmasına karar verildi. Dilekçe masasında gönüllülük esası ile belirli saatlerde çalışılmasına karar verildi.
- Katılımın daha da arttırılması için forumun “Adalılar Dertleşiyor “ başlığıyla duyurulması ve 18 Temmuz Perşembe günü yapılmasına karar verildi.
- Forumların saati gelen bir öneriyle saat 17:30 – 19:30 arasında, pazartesi ve Perşembe günü yapılmasına karar verildi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder