20 Haziran 2013 Perşembe

Yeniköy Forumu Notları (19 Haziran)

19 Haziran’da Yeniköy Parkında ıhlamur kokuları eşliğinde yapılan forumla ilgili olarak,

(1) forumdan çıkan ve diğer forumların da dikkate alabileceği ortak konu başlıklar ve öneriler,
(2) baştan sona forumun nasıl işlediği ve herkesin tek tek ne söylediğiyle ilgili bir özet

Sadece Gezi Parkı değil  

NEOLİBERAL KALKINMA POLİTİKALARI. Sadece parka yapılacak Kışla binası ve Taksim projesi değil, HESler ve enerji politikaları, 3.köprü ve maden arama gibi projelerle talan edilen ormanlar araziler, Kentsel dönüşüm ve soylulaştırma hamleleri (yerel olarak Derbent örneği ve Yeniköy’de marina projesi), bunları besleyen tüketim ekonomisi ve AVM’ler, bir yandan çoktan yıkılmış tarihi yapıları canlandırmaya çalışırken mevcut tarihi değerlerin (Haydarpaşa, AKM, Hasankeyf…) korunmaması.

Sorunun global boyutunu da atlamamalı. Tüketim ekonomisi ve neoliberal kalkınma poltikaları esas sorunumuz. Yerel tüketmeliyiz, Sarıyerde hala tarım yapan üreticiler var, onları desteklemeliyiz, hatta mümkün mertebe kendimiz üretmeliyiz. Parkta mahalle bostanı olsun. Mevcut gıda ve tarım politikalarına alternatifler üretmeliyiz. Tüketim biçimlerimizi değiştirelim. AVMlerden çıkalım, küçük esnaftan alış veriş edelim. Yeniköy’deki daha uzun vadedeki marina projesi gerçekleşirse bu ilçeyi yok edecek. Evlerin büyük çoğunluğu tapusuz. Bir yandan avm’ler yapılar diğer yandan 3. köprü. Pekin’de insanlar nefes alamıyor, yeşil alanlarımızı korumalıyız.


Aşağıda iki başlık altında sunulmaktadır:


ORTAK MESELELER ve ÖNERİLER:

ÖTEKİLEŞTİRİLME.  Başta Başbakan olmak üzere mevcut iktidarın kendi ideal profili dışındaki vatandaşı “ siz ve biz” şeklinde ayrıştıran, hor gören, azarlayan üslup ve farklı yaşam tarzları ve anlayışlarına saygı duymayan, insanların özgürlüklerini kısıtlayan uygulamaları.


AKP seçmeniyle nasıl iletişim kurabiliriz?

ÖTEKİLEŞTİRMELERE SON. Seviye farkı gibi yaklaşımlara bir son vermeli. Diyalog kurabilmenin birinci adımı dinlemek olmalı. Bir iletişim kopukluğu var, buradaki bariyeri “önce dinleyerek” aşabiliriz ancak. Bu insanlar yıllarca hor görüldükleri için şu anda mevcut iktidara ve Başbakana bu derece bağlılar. Onlar bizim öteki yarımız.

YURTTAŞ GAZETECİLİĞİ. Öncelikle Gezi sürecini anlatacak 5-6 sayfalık bir broşür/gazete hazırlayıp dağıtabiliriz. Sonraki süreçte bu forumlarda olan bitenleri ve esnafla mahalleliyle yapacağımız görüşmelerden onların görüşlerine de yer vereceğimiz yayınlar dağıtılabilir.


Kendi içimizdeki diğer ötekileştirmeler

İĞNEYİ KENDİMİZE… AKP’den önce gül gibi yaşayıp gidiyorduk düşüncesi birkaç kez dile getirilse de, doğudaki 40 yıllık savaş ve ondan da başka içimizdeki farklı etnik kültürel cinsel kimliklere yönelik ötekileştirmelerin AKP ile ilgili olmadığı da dile getirildi. Farklı görüşlerde insanlar bir araya geldik, bu farklılıkların bizi ayrıştırmasına izin vermemeliyiz, ortak paydayı belirlemeli. Herkes öncelikle kendi yaptığı ayrımcılıkların farkına varmalı, insanları bayrak renk vb sembollerle dışlamamalı, yoksa başarılı olamayız.


Yeniköy Parkına Cami projesine karşı öneriler: 

Yapılmasın demekten öte ne yapılacağını söylemeliyiz görüşü dile geldi. Şu öneriler sıralandı:
-MAHALLE ve KENT BOSTANLARI.  Mevcut gıda ve tarım politikaları açısından çok önemli bir soruna yerel bir çözüm olabilir. Sadece Cami’ye alternatif değil, hali hazırdaki başka temel bir soruna (yerel ve güvenilir gıdaya ulaşmak, toprakla bağlantı kurmak) çözüm olarak.

-PARKTA ATÖLYE ÇALIŞMALARI. Çocuklar başta olmak üzere farklı alanda atölyeler düzenleyebiliriz.

- Kütüphane


Yerel örgütlenmeler

-DERNEK çatısı altında Yeniköy parkı ve bölgedeki diğer yerel sorunların temsil edilmesi. Bir kurum olmayınca ciddiye alınmıyoruz bürokratik olarak.

-AKP’nin kendi belediyelerinde aktif kullandığı KENT KONSEYLERİ, BELEDİYELER, YEREL MECLİSLER herkese yayılmalı, herkes yer almalı, belediye oluşumu bu amaçla kullanılmalı.

-Hukuki süreçler ve takipleri nasıl yapabileceğimizle ilgili bir danışmanlık bu yerel oluşumlar verebilir.


Gündelik öneriler

-AVM’ye gitme parka gel. Tüketimini sınırla. Yerel üret yerel tüket. Boykotlara katıl.


BAŞTAN SONRA FORUMDA NELER OLDU?


Forum başlamadan önce insanlar toplanırken, Yeniköylü bir grup parkta toplanılmasından rahatsız olarak toplanılmamasını istedi. Birkaç kişi arasında gerginlik ve tartışma yaşandı. Küfür eden grup daha sonra uzaklaştı ve forum başladı.


Moderatörlük başlamadan önce AKP ve Başbakan’a yönelik öfke, halklar arası ayrışmanın onunla başladığı görüşü, siyasi/politik kavramlarının aynı şey olup olmadığı ve  Taksim Dayanışması’nın temsiliyet hakkı olup olmadığına dair bir iki tartışma oldu.


Gönüllü bir moderatörlük işlemeye başladıktan sonra isimlerini yazdıranların 2’şer dakika sırayla konuşması, söz kesilmemesi, ikili tartışma yaşanmaması gibi temel forum yöntemi ve kurallarında uzlaşıldı.  


Tek tek söz alanlardan sırayla aldığım notlar:


  • Bir markette bir polisin, mahallesinde oturan ve tencere tava eylemlerine katılan bir komşusu olan bir kadına yönelik, tacizkar “uyarısı”na tanıklık etmiş biri bu konuda ne yapılabileceği soruldu.
  • Yeniköy parkında Cami yapılması projesi bu park forumunun 1. gündem maddesi olmalı.
  • Alkış yerine vücut işaretlerinin kullanımı konusuna itiraz geldi, bu konuda uzlaşma sağlanamadı.
  • Yeniköy parkıyla ilgili dernekleşmeye gidilmesi gerekiyor.
  • Change.org’da cami projesiyle ilgili birden fazla dağınık kampanya açılmış, bunları nasıl bir araya getirebiliriz?
  • 10 yaşlarındaki Fahri söz alarak yurdumuz için savaşan sokaklarda biber gazı yiyen insanlar için burada olduğunu söyledi
  • Ayrışmacılık canavarını biz kendi içimizde besliyoruz, sıkma baş / badem bıyık gibi ötekileştirici tabirlerle AKP seçmenini yıllardır kendimizden ayrıştırdık, buna devam ettikçe ayrışma bitmeyecek.
  • Genç bir kız yürüyüş sırasında kendisine su ve portakal (gaz değil, meyve olan portakal) atıldığını anlattı.
  • Evimin balkonuna Türk bayrağı astığımda şikayet alıyorum, bunun üzerine 3 bayrak astım, ve küfür yiyorum, bu insanlarla iletişim kuramıyorum artık aramızda seviye farkı var.  (diyalog önerileri)
  • Bize küfür edene çikolata ikram edebiliriz. Gezi’nin sembolü el ele polisten kaçan birinin elinde BDP bayrağı diğerinin elinde Türk bayrağı olan iki kişinin fotoğrafı.
  • Facebook grubu kurulmalı.
  • “Türk” halkı tüm halkları, Türk bayrağı ülkeden yaşayan herkesi temsil ediyor. (itirazlar)
  • Yabancı basına tercümanlık yapan biri Bağcılar’daki AK Parti belediye ziyaretinden izlenimlerini anlatıyor. Zaten bu belediye bizim kurmaya çalıştığımız yerel anlayışı kurmuş mesela. Kentlerdeki kent konseyleri, yerel meclisleri AKP iyi işletiyor. İnsanlarla bir araya gelerek doğrudan dertlerini dinleyip notlar alıp çalışıyorlar. Çok güzel bir yerel yönetim anlayışı var. Belediyeler bunun için olmalı. Biz bunun dışında kalmamalıyız. Dahil olmalıyız.
  • Biz de halkları ötekileştirdik yıllarca. AKP seçmeni dediğim adam bizim “öteki yarımız”.  O insanlarla aramızda seviye farkı olduğu düşüncesi yanlış ve ötekileştirici.
  • Dava takipleri nasıl yapılabilir sorusu soruldu. 500 kadar kişinin AIHM’e başvurmakta olduğu, ve bu arada polisten şiddet görmüş olanların ombudsmana başvurabileceği ifade edildi. Ombudsman başvuru bekliyormuş.
  • Taksimden mahalle forumlarına dönmesi önemli bir adım. Devletin yürütmesi varsa bizim durdurma hakkımız var (alkışlar).  Yerel somut öneri olarak parkta kütüphane kurulabilir.
  • Parktan canlı yayın yapabilir miyiz?
  • direnisforumu.org’a notları gönderelim.
  • (Kürt barışı üzerine hafif çaplı gerginlik.) Yıllarca doğuda olanları bu aynı medyadan izledik. Oradaki 40 yıllık savaş. Barikatlarda en önde onlar vardı. Kürtler de batıyı avm’den çıkmayan tuzu kurular olarak gördü yıllarca.
  • Toplumda hiçbir kesim arasında seviye farkı olmadığı böyle bakılmaması gerektiği bir daha vurgulandı.
  • Anlatmak lazım. İnsanlar neler olup bittiğini bilmiyorlar. Birebir iletişim kurmak.
  • Dayanışmadan tatil önerisi: bu yaz tatilimizi Anadolu köylerine giderek insanlarla diyalog kurarak, kendimizi anlatarak geçirelim.
  • 21-22 Haziran’da Dünya sendikalar birliği Gezi direnişi için iş bırakıyor (alkışlar)
  • Cumartesi 17:00 Gezi’ye karanfil bırakma eylemi
  • İnsanlara anlatmak için görselin gücünü kullanmalı. Gazeteler broşürler el ilanları hazırlayıp dağıtabiliriz mahallelerde ve esnafa.
  • AKP öncesi halklar arasında ayrım olmadığı görüşü tekrar dile geldi.
  • Kendi aramızdaki ötekileştirme konusu tekrar dile geldi.
  • İnsanlara anlatmadan önce anlamalıyız. İletişim bariyeri var, bunu dinleyerek aşabiliriz ancak.
  • Cami projesine karşı Yeniköyde uyuşturucuyla mücadele konusunda bir merkez ihtiyacı var.
  • Yurttaş gazeteciliğinin önemi vurgulandı. Dinlemeliyiz, gidip esnafa başka insanlara da görüşlerini sormalıyız, onların da görüşlerinin yer aldığı gasteler broşürler dağıtılabilir.
  • Parklarda kolektif atölye çalışmaları yapılabilir. Parka ne yapılmasın demekten öte ne yapılabilir, park nasıl kolektif bir yapıya dönüşebilir bunu konuşmalı.
  • (Elden ele biskuvi kraker ve cerezler dolasıyor bu arada, sonra birileri gidip onlarca su alıp dagıttı)
  • Dernek çalışması başlatılmış, bir sonraki foruma başlatan kişi de çağrılacak.
  • Her akşam burada bu kalabalığı görmek istiyoruz, süreklilik çok önemli.
  • Başka bir bayrak görmek istemiyorum. Ülkenin bölünmesini istemiyoruz… diyenlere karşılık herkes istediği bayrağı getirsin. Hiçbirimiz ülkenin bölünmesini istemiyoruz. Onu istemiyoruz bunu istemiyoruz dersek bölmüş oluyoruz şeklinde karşıt cevaplar.
  • Yunanistan’daki sivil gazetecilik örneği verildi. 5 bucuk senedir yapıyorlarmış, Radio Bubble isimli sivil radyo oluşumu, bize örnek olabilir. Çok başındayız.
  • Forumlarda yerel sorunlara dair yerel eylemler düşünülebilir.
  • Aramızdaki fikir ayrılıkları ayrışmaya gitmemesi için dikkatli olmalıyız. O bayrak olmasın şu gelmesin gibi dışlayıcı söylemler yerine ortak bir vizyon ve misyonumuz olmalı. Yeşilist blogu öneriliyor.
  • (ıhlamur kokularından mest olmuş haldeyim bu arada)
  • Twitter ve sosyal medya kullanımı önemli. Biz kendi içimizde hepimiz kullanmalıyız.
  • Yeniköy Dayanışma Facebook grubu kuruldu. Mail grubu mu Facebook grubu tartışmalarını Facebook kazandı.
  • Derbent’te yaşayan TaksimDayanışma’dan katılımcı yaşadıkları kentsel dönüşüm sürecinde gördükleri baskıları ve polis şiddetini aktardı. Artık mesele sadece Gezi parkı değil. Kentsel dönüşüm, HESler, referandum tartışmaları ve genel olarak sandık demokrasisinin sorunları, seçim barajı, alınan patriotlar vs…
  • En son söz alan birisi 2 dakikadan epey uzun ama çok önemli konulara parmak basarak:

    • Sorunun global boyutunu da atlamamalı. Tüketim ekonomisi ve neoliberal kalkınma poltikaları esas sorunumuz. Yerel tüketmeliyiz, Sarıyerde hala tarım yapan üreticiler var, onları desteklemeliyiz, hatta mümkün mertebe kendimiz üretmeliyiz. Parkta mahalle bostanı olsun. Mevcut gıda ve tarım politikalarına alternatifler üretmeliyiz. Tüketim biçimlerimizi değiştirelim. AVMlerden çıkalım, küçük esnaftan alış veriş edelim. Yeniköy’deki daha uzun vadedeki marina projesi gerçekleşirse bu ilçeyi yok edecek. Evlerin büyük çoğunluğu tapusuz. Bir yandan avm’ler yapılar diğer yandan 3. köprü. Pekin’de insanlar nefes alamıyor, yeşil alanlarımızı korumalıyız.

2 yorum:

  1. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  2. Sanırım wordden copy paste edince giriş kısmında başka sorunlar da olmuş, paragrafların sıralarında kayma var, kontrol edebilir misiniz?

    YanıtlaSil