Forum önümüzdeki hafta ne konuşulmalı, bir program yapmalı mı yapmamalımı üzerinden başlayan bir tartışma ile açıldı. Sonrasında, önümüzdeki haftanın programını yapmanın işimizi kolaylaştıracak tarafları olduğunun fark edilmesi ile, önümüzdeki haftanın konuşma maddeleri saptandı. Maddeler saptandıktan sonra, serbest kürsü kalıbında ki forum devam etti.
Ortaya atılan fikirlerden çıkan somut cümleler.
- “İlk hedef hareketin kendini temsil edebilmesi. Ama konjoktüre göre desteklenmesi gereken bir aday yada parti olabilir.”
- “Mevcut iktidarın sarsılması için yapılması gereken ilk şey İstanbul ve Ankara da ki belediye başkanlıklarının elde edilmesi”
- “lojistik desteğin sağlanması, bunun çok zor olmadığı, bu hareketin içinde reklamcılar sinemacılar olduğu”
- “bir siyasal oluşum yaratılamazsa, en azından sözcü niteliği taşıyan bir danışma merkezi olabileceği, bu danışma merkezinin siyasilerin kendi hareketliliğini yönlendirilmesi için yapılaması ve Gezi Parkındaki sesin siyasete taşınmasındaki aracı görevi oluşturması”
- “sandık başılık ve oy güvenliği meselesi, sandıkların başında duracak insanların oylarını sayım işlerinde daha aktif olması ve bilgisayarlı sisteme hayır demek.”
- “Dışarıdan lider kabul etmemek. Kendi liderini zaman içinde organik bir biçimde bulmak.”
- “Hareketin partileşmesi konusunda asla bir acelenin olmaması gerektiği. Gerekirse 10 yıl, ya da 20 yıl beklemek gerekebileceği. Önemli olanın siyasal aklın oluşum sürecin serbestli olduğu”
- Başka Parklardaki forumlar ile iletişme geçilmesi gerektiği ve Park olan ama forum başlatılmamış Parkların aktivite edilmesi, gerekirse küçük ateşlenmeler başlatılması, ama bunu sakıncalar doğurabileceği ve Abbasaağa Küçük forumda bir model oluşturup onun yayılmasını ve bu yayılmanın Abbasağadaki forumda bulunan insanlar tarafından değil, Abbasağadaki forumu ziyaret eden insanların, gördükleri forum kültürünü kendi mahallelerinde oluşturmaları.
- Seçmene, yada Gezi Parkı sürecine katılmayan kitleye ulaşmanın yollarının saptanmasında, mevcut siyasal partilerin ve Geleneksel misyonerlik usulünün uygulanması tercih etmemek üzerine bir fikir birliği oluşmakta. Dilin ve yöntemin yenilenmesi gerektiği düşünüldü”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder