Forum iletişim bilgileri:
Twitter: @cayyolu3fidan
E-mail: cayyolu3fidan@gmail.com
Yer: Çayyolu Üç Fidan Parkı
Tarih ve saat: 05.07.2013 Cuma 21:00
Kişi sayısı: 60
Anahtar kelimeler: Branda, İlkelerimiz, AOÇ,
Serbest Kürsü
Duyurular:
·
Haftasonu Güvenpark’ta kadın forumu var, günü saati teyit edilecek.
Facebook’tan duyurulacak.
·
12 Temmuz 19:00 Atatürk Evi önünde AOÇ için eylem yapılacak.
·
13 Temmuz Cumartesi 17:00 AOÇ Paneli ve AOÇ forumu var.
GÜNDEM:
·
Parka hazırlanacak pankart/branda içeriği
·
İlkelerimiz
·
AOÇ
·
Serbest kürsü
KONULAR/FİKİRLER:
1.
Parka hazırlanacak pankart/branda içeriği
·
Katılımın arttırılması için branda üzerine bir forum
çağrısı hazırlanmasına karar verildi. Karar verilen mesaj: “Bu parkta forum
var! Sen de gel”, saat eklenecek.
2.
İlkelerimiz
·
Daha önceki forumlarda okunan ve facebook’ta paylaşılan
“İlkelerimiz” metni (Ek-1) madde madde üzerinden geçilerek oylama yapılacak.
·
Madde 1: Üç Fidan Parkı Forumu; gönüllülük temelinde bir
araya gelir, kolektif bir çalışmayı esas alır, kendi içinde doğrudan
demokrasiyi işletir, yatay hiyerarşiyi savunur ve bu yolla aldığı kararları
eşgüdüm içerisindeki diğer park formlarıyla paylaşarak hayata geçirilmesini
savunur.
·
Yatay hiyerarşi ile anlatılmak istenen herhangi bir
iktidarın oluşmasına engel olunacak bir yapılanma. Bunun yerine “yatay
örgütlenme” önerildi, kabul edildi.
·
Madde 2: Üç Fidan Parkı Forumu çalışmalarını, sermayeden,
devletten, iktidardan ve yerel idareden bağımsız olarak, halktan, emekten,
demokratikleşmeden yana antifaşist, antiemperyalist, antişovenist,
antikapitalist bir temelde yürütür.
·
Kabul edildi.
·
Madde 3: Üç Fidan Parkı Forumu, dil, din, etnik köken,
inanç farklılıklarını baştan kabul eder ve her türlü cinsiyetçi yaklaşıma karşı
çıkar.
·
Kabul edildi.
·
Madde 4: Üç Fidan Parkı Forumu; "kamu yararı"
kavramını; kurulu düzenin korunmasındaki çıkar yerine; ülkede yaşayan tüm halkların
ortak çıkarlarını ifade eden "toplum yararı" olarak görür, ve ülke
bütününde toplum yararına olduğunu kabul ettiği her türlü eylemliliğe/etkinliğe
destek verir, katılır.
·
Yazım dili gözden geçirilmeli. Sade ve kolay anlaşılır
olmalı.
·
Diğer maddeler sade ve net, bunda kamu yararı kavramı
eleştirilip toplum yararı kabul ediliyor, eleştiri kısmı lafı uzatıp
karmaşıklaştırıyor, kaldırılabilir.
·
İlke dediğimiz şey eleştiri değildir. Neyi savunduğumuzu
net bir şekilde söylemeliyiz. Eleştirilerimizi bildiri olarak yayınlayabiliriz.
·
Madde değiştirildi.
·
Madde 5: Üç Fidan Parkı Forumu; kadına yönelik her türlü
şiddeti reddederek kadının bedeniyle, kimliğiyle, onuruyla kamusal bir varlık
olmadığını kabul eder, söylemini "toplumsal cinsiyet eşitliği"
temelinde oluşturur, kadın emeği ve bedeni üzerinde devlet tarafından uygulanan
gerici politikalar karşısında sessiz kalmaz, aynı zamanda kadını görünür
kılacak her türlü pozitif ayrımcı politikaları destekler.
·
Cinsiyet ayrımcılığının temeli erkek egemen devlet anlayışı
lafını kullanmalıyız.
·
Madde gözden geçirilecek.
·
Madde 6: Üç Fidan Parkı Forumu; engelli yurttaşların
yaşamın her alanında ve toplum içinde görünürlüklerini sağlayan farkındalık ve
bilinç yaratan politikaları destekleyerek bunların hayata geçmesi noktasında
çaba gösterir.
·
Engellilerin hayatlarının kolaylaştırılması ile ilgili
ekleme yapılabilir.
·
Madde 7: Üç Fidan Parkı Forumu; sağlıklı ve güvenli
kentsel çevrelerin oluşturulması ve kentsel yaşam kalitesinin iyileştirilmesi
doğrultusunda, toplumun büyük bölümünü dışlayan, halkın katılım ve denetimine
kapalı yerel yönetim biçiminin aşılmasını, kent halkının demokratik katılımı ve
denetimini sağlayacak bir anlayışın geliştirilmesini, öncelikli ve temel gerek
olarak görmektedir.
·
Kabul edildi.
·
Madde 8: Üç Fidan Parkı Forumu; ülkemizin su
kaynaklarının, havzalarının, sulak alanlarının, madenlerin yani tüm doğal
kaynakların, sermayenin hizmetine sunulmasına yönelik olarak uygulanan
politikalar karşısında toplumsal yararı esas alarak anti-kapitalist bir mücadeleyi
başta yerel halk örgütlülükleri olmak üzere sendikalar, meslek örgütleri ve
diğer demokratik kitle örgütleriyle birlikte yürütür, doğal kaynaklarımızın,
toplumsal kaynak olduğu bilinciyle toplumsal denetimde ve planlı uygulamalarla
değerlendirilmesini ve ekolojik değerleri esas alan bir yaşamı savunur.
·
Sürdürülebilirlik eklensin.
·
Daha basit ve sade bir dille yazılsın.
·
İfadeler net olmalı, muğlaklık olmamalı.
·
Madde 9: Üç Fidan Parkı Forumu; ülkemizin yenilenebilir
enerji kaynakları açısından önemli potansiyele sahip olmasından yola çıkarak
ithal kaynaklara dayalı enerji üretimi yerine, kent ve ülke çıkarları
doğrultusunda yerli ve yenilenebilir enerji potansiyellerinin
değerlendirilmesini savunur.
·
Yerli malı yurdun malı herkes onu kullanmalı denirdi eskiden,
artık sermaye uluslararası hale geldi.
·
Dili gözden geçirilmeli.
·
Yasalar büyük şirketlerin istediği şekilde çıkıyor.
Petrol yataklarımız, jeotermal kaynaklarımız, madenlerimiz yasalarla
özelleştiriliyor, uluslararası şirketlere açılıyor.
·
Halkın çıkarına aykırı olan her türlü yapıya karşı
çıkılmalı.
·
Ekonomide çok büyük bir adaletsizlik var. Yerli sermaye
savunması yapmak yerine sermayedarları yoksullar lehine çevirme, mülk
sahiplerinden mülksüzlere aktarım yapılmalı.
·
Enerji kaynaklarının peşkeş çekildiği her duruma karşı
çıkmalıyız. Bu metin toplum-doğa-sermaye ilişkisinde sermayeyi mahkum edecek
bir metin olmalı.
·
İlkelerden ben bunu anlamıyorum. Çok fazla detay
girilmiş. Daha basit olmalı, forumlarda niye bir araya geldik onu anlatmalıyız.
·
İlkeler en yalın, en özlü biçimde belirlenmeli. Bu
ilkeler daha sonra teker teker her forumda tartışılır.
·
Madde 10: Üç
Fidan Parkı Forumu; siyasi iktidarların tüm anti demokratik uygulamalarına
karşı diğer tüm demokrasi güçleriyle birlikte, bağımsızlık, eşitlik, demokrasi
ve özgürlük mücadelesini sürdürmeye, karşı faşist saldırılar karşısında dik
durmaya, yaşam hakkının en kutsal hak olduğuna, aklın ve bilimin kaçınılmaz
zaferine inanır. Başka bir dünyanın, başka bir Türkiye’nin mümkün olduğu
bilincine sahiptir.
·
Bu madde hepsini
kapsıyor.
·
İlk öneri metni EK-1’de revize metin EK-2’de sunulmuştur.
·
İlkelerle ilgili genel tartışmalar:
·
Bunların hepsini yazarsak parti programı çıkar. Gezi
derneği manifetosu temel alınabilir. İşletilmesi gereken mobilize olma günlük yerel
sorunlar. İlkeler tartışma konusu olacak cümleler içeriyor, bazıları teknik
bilgi istiyor.
·
Forumu yaşlandırıyor, gençleri tutamayız.
·
Cümlelerin sonuna somut
şeyler önersinler. Nerde yanlışız, eksiğiz görelim.
·
Bu halk hareketi kişisel özgürlüklerin kazanılması için
başladı. Bu çok politik bir metin olmuş. Özgürlükler üzerinde durmalıyız.
Kapitalist- antikapitalist herkes katılmalı, herkesi kucaklamalıyız. Maddeleri
bu kadar spesifik yazmamalıyız. Kadın hakları, çevre sorunları tamam ama
sermaye değil. Ben bunu öğrencilerime anlatamam, liberal ve sosyalist
düşüncedekileri bir arada kucaklayamaz.
·
Gezi ile, insani dürtü ile bir araya geldik. Azınlıkları
özgürleştirecek bir yaklaşımla herkesi özgürleştiririz. Temel insani ilkeler
yeterli.
·
Çocuk hakları mevzusu önemli. İktidarlar buna anadil
hakkı sebebiyle çekinirler. Çocuk hakları da eklenmeli.
·
Parti kurulurken bu kadar tartışılmıyor.
·
Kendimize olan güveni direnişler muhafaza etmeliyiz. Bu
bizi politika yapar hale getirdi. İktidara itiraz etmek darbecilikle suçlanır
hale geldi. Karşımızda politika yapan nesneye karşı biz de politika yapar hale
geldik. Bu ilkelerden biri canımı sıktı diye yarın gelmemezlik etmem.
·
Bundan parti marti kurulmaz. Ortaklaşan kimi
hassasiyetleri toparlıyor. Sadeleştirilmeli ama cesaretimizi koruyalım.
·
Biz buraya karar alarak geldik. Bitirmeye izin verin.
Önceki forumda okundu, facebook’ta paylaşıldı. Gençler konuşsun yaşlılar
sussun. Moral bozucu konuşmalardan kaçınalım. İtiraz varsa serbest kürsüde
konuşalım.
·
Eylemlerde her türlü insan vardı. Bu hareket haksızlığa
zulmedene karşıydı, bunu bölmeyelim.
·
Özgürlüklerimiz neden kaybedildi? Neoliberal politiklar
gereği devlet-vatandaş ilişkisi yeniden tanımlandı. Antikapitalizm olmadan bu
sistemi değiştiremeyiz. Tartışmadan kabul edilmiş birşeyi sürdüremezsiniz.
Önümüzdeki süreçte herkes isteklerini dile getirecek, tepkilerini verecek.
·
Eylemlilik AKP’ye ve işbirlikçilerine karşı tepkiydi.
Farklı farklı konularda cephe mantığını ortadan kaldıracak şekilde
davranmalıyız. Antikapitalist – kapitalist, bayrak – anadil ayrıştırmamalıyız.
·
Haksızlıklara itiraz temel olmalı.
·
Özgürlük mücadelesi kimsenin malı değil. Herkese dokunan
tarafı var. Siz burayı boğarsanız çoğulculuğu zedeler. Bugün AKP, yarın benzer
yaklaşımda başka bir parti olabilir. İlkelerimizi özgürlük ve demokrasi
üzerinden tanımlamalıyız. Farklı farklı insanların aramızda olması hepimiz için
onur olmalı. İsteğim budur.
·
Bu hareketin siyasallaşması çok doğaldır. AKP çok ciddi
örgütlü ve hiyerarşisinde devletin tüm imkanlarını kullanıyor. Örgütlü olmamız
lazım. Forumlardan güzel fikirler çıkıyor.
3.
AOÇ
·
Gezi olayını uzun zamandır tartışıyoruz. Orda meşru bir
durum var. MMO ve meslek odalarının dahil olduğu haklı bir dava herkesi bir
araya getirdi. Kendini azınlık, ötekileştirilmiş hisseden herkes kenetlendi.
Meşru olması ve Gezi Parkı’nın savunulması vardı. Tartışmaya girmeyelim. Meşru
bir konu etrafında kenetlenelim: AOÇ meselesi.
·
Siyasi iktidar kent topraklarının yağmalanması üzerinden
çalışıyor. Başkent dayanışması uzun süredir bu konuda mücadele veriyor. AOÇ
hepimizin ortak mirası, oraya sahip çıkmamız gerekiyor.
·
AOÇ’deki hukuk mücadelesi meslek odaları desteğiyle
2004’ten beri devam ediyor. Başkanlık
sarayı inşaati devam ediyor. AOÇ Atatürk vasiyetiyle Ankaralılara bırakılan bir
alan. Cumhuriyet öncesinde bataklıktan modern tarıma ve ormanlığa geçiş
laboratuarı. Siyasal iktidar orayı rant kapısı olarak görüyor. Yasal
düzenlemeler ve imar değişiklikleri ile parçalamaya çalışıyorlar. Azgın iktidar
emirle hukuksuz şekilde inşaate başladı. Bina 3. Kata çıkmış durumda. Mimarlar
odası davayı takip ediyor. Aynı Gezi’deki gibi gizli saklı ihale ve inşaat
yapıldı. AOÇ ile ilgili tasarruf Büyükşehir Belediye’sine geçti. İçinde yol
geçirildi. Tema park, hayvanat bahçesi bahanesiyle yapılaşmaya açmaya
çalışıyorlar.
·
İşgal edelim mi?
·
Meşru mücadeleye destek vermemiz gerekiyor. Bu şekilde
birlikte hareket edelim. Siyasi konuları sonra da tartışabiliriz. Bu konuya
öncelikle destek verelim.
·
Söğütözü tarafında ABD Büyükelçiliği’ne arazi verileceği
haberleri doğru mu? Mimarlar odasının AOÇ’deki binaları tescillettirme ile
ilgili başvurusu ne durumda?
·
AOÇ katliamı 1985’ten başlıyor. AOÇ’den sadece Gazi
Üniversitesi’ne arazi satılabilir diye bir kanun vardı. Yakın zamanda Gazi
Üniversitesi ordan bir arsa aldı. TOKİ’ye verildi. ABD Konsolosluğu’na
satılacakken kamuoyunda duyuldu. ABD elçiliği böyle birşey olmadığını açıkladı.
Satış TOKİ üzerinden yapılarak gizlenmeye çalışılıyor. Şu an satış durdu.
1995-1996’larda MİT’e arsa verilmeye çalışıldı. Odalar üzerinden mücadele
başlatıldı. Atatürk Evi önünde çadırlar kuruldu. Yapamadılar. Toplumsal tepki
olduğu zaman yapamıyorlar. İnsanlar orada eylem yapmaya başlarsa destek
verilmeli, katkısı olacaktır.
·
ABD elçiliğine siyah ve sarı çelenk bırakıldı. MMO
görüştü, bu araziden vazgeçin dedi. İhtiyaç varsa başka yerler teklif
edilebilir. Eylemler etkili olursa elçilik vazgeçecek.
·
AOÇ akciğerimiz. M. Kemal’in emaneti demeyelim. Burayı
halkın nefes yolu olarak savunmalıyız. Bu tip söylemlerden uzak durmalıyız. M.
Kemal’e saygısızlık değil, bu parklar kimsenin güdümünde değil, orası halkın
yeridir.
4.
Serbest Kürsü
·
Çayyolu’nda yeşil alanlar satışa çıkmış, birleşerek
sorunlara karşı hareket edelim.
·
Forum ve tartışma ortamında alkol alınmasına karşıyım,
dışarıya koz vermeyelim.
·
Hükümete karşı bir hareket yanında bazı partileri
karşımıza alırsak yarın da başka biri bizi karşısına alır. Hakaret ve fizikel
temas olmadığı sürece her türlü konuyu konuşabilmeliyiz. Bir örgüte faşist
demek hakarettir.
·
Şiddet uygulayan bir zihniyet dışlanmalı, şiddetten
arınırlarsa gelebilirler. Irksal şiddet kabul edilemez.
·
Herkes kimliğini unutup bu davayı savunmalı.
·
Herkesi kucaklayacak bir dil kullanmalıyız.
·
Hareket içinden insanlar seçildi ve cadı avı yapılıyor.
Yargılamalardevam ediyor, davalara giden eylemci sayısı çok az, katılımı
arttıralım.
·
Dün gece 12:00’de Olgunlar’da alkol satan esnafı polis
basmış. Esnaf direnmiş. Sebep direnişe destek vermeleri, Ethem’in resmini
asmaları.
·
Bestekar ve Kızılay’da alkol kontrolleri arttırıldı.
·
Kuğulu’da taciz olayına destek çağrısı yapıldı.
·
Mustafa Sarı için de benzer davranışta bulunmalıyız.
·
Eylemler sırasında yaralanan gençlerin hukuksal
mücadeleden kaçındığı ile ilgili duyumlar var. Gençler canlarını ortaya
koydular. Bu gelecek kaygısıyla haklı mücadeleden vazgeçmek doğru değil, ikna
edelim. Mahkemelere destek verilmediği gibi hukuk davaları yüksek maliyet
getiriyor. Kitle olarak nasıl dayanışabiliriz? Geri adım atmamalıyız.
·
Avukat katılımcı: Baro kendi derdine düştü. Emniyet
fezlekesi Ankara Baro’sunu kışkırtıcılıkla suçluyor. Avukat gözaltıları
başlayabilir. Adli yardım büroları var. Parasız savunma dışında, maddi durum
belgelemesi ile bazı harçlardan muafiyet sağlanabilir. Fon için baro kendi
derdinde olduğu için maddi destek veremeyebilir.
ÖNERİLER:
1. Gençlerin katılımı azaldı.
Arttırmamız lazım.
·
Bu durum Gezi ruhuna ters.
·
Gençler arkdaşlarını getirsinler.
·
Forumlar geç bitiyor, aile engeline takılıyor.
·
Gençler konsantre olamıyor, sıkılıyor. İlgi çekici hale getirmek gerek,
bu haliyle gençlerin ilgisini çekmiyor.
·
Gençler gelmese de sosyal medyadan, internetten takip ediyorlar.
2. AOÇ için heyet seçelim. MMO ile
görüşülebilir.
3. Çayyolu’nda bir parka isim
verdirebiliriz.
4. Cüzi bağış toplayarak
tutuklulara destek verebiliriz.
SONRAKİ TOPLANTI:
Tarih ve saat: 09.07.2013
Salı
Yer: Çayyolu
Üç Fidan Parkı
EK-1
Çayyolu Üç Fidan Forumu İlkelerimiz İlk Öneri Metni
1- Üç Fidan Parkı Forumu; gönüllülük temelinde bir
araya gelir, kolektif bir çalışmayı esas alır, kendi içinde doğrudan
demokrasiyi işletir, yatay hiyerarşiyi savunur ve bu yolla aldığı kararları
eşgüdüm içerisindeki diğer park formlarıyla paylaşarak hayata geçirilmesini
savunur.
2- Üç Fidan Parkı Forumu çalışmalarını, sermayeden,
devletten, iktidardan ve yerel idareden bağımsız olarak, halktan, emekten,
demokratikleşmeden yana antifaşist, antiemperyalist, antişovenist,
antikapitalist bir temelde yürütür.
3- Üç Fidan Parkı Forumu, dil, din, etnik köken,
inanç farklılıklarını baştan kabul eder ve her türlü cinsiyetçi yaklaşıma karşı
çıkar.
4- Üç Fidan Parkı Forumu; "kamu yararı"
kavramını; kurulu düzenin korunmasındaki çıkar yerine; ülkede yaşayan tüm
halkların ortak çıkarlarını ifade eden "toplum yararı" olarak görür,
ve ülke bütününde toplum yararına olduğunu kabul ettiği her türlü eylemliliğe/etkinliğe
destek verir, katılır.
5- Üç Fidan Parkı Forumu; kadına yönelik her türlü
şiddeti reddederek kadının bedeniyle, kimliğiyle, onuruyla kamusal bir varlık
olmadığını kabul eder, söylemini "toplumsal cinsiyet eşitliği"
temelinde oluşturur, kadın emeği ve bedeni üzerinde devlet tarafından uygulanan
gerici politikalar karşısında sessiz kalmaz, aynı zamanda kadını görünür
kılacak her türlü pozitif ayrımcı politikaları destekler.
6- Üç Fidan Parkı Forumu; engelli yurttaşların
yaşamın her alanında ve toplum içinde görünürlüklerini sağlayan farkındalık ve
bilinç yaratan politikaları destekleyerek bunların hayata geçmesi noktasında
çaba gösterir.
7- Üç Fidan Parkı Forumu; sağlıklı ve güvenli
kentsel çevrelerin oluşturulması ve kentsel yaşam kalitesinin iyileştirilmesi
doğrultusunda, toplumun büyük bölümünü dışlayan, halkın katılım ve denetimine
kapalı yerel yönetim biçiminin aşılmasını, kent halkının demokratik katılımı ve
denetimini sağlayacak bir anlayışın geliştirilmesini, öncelikli ve temel gerek
olarak görmektedir.
8- Üç Fidan Parkı Forumu; ülkemizin su
kaynaklarının, havzalarının, sulak alanlarının, madenlerin yani tüm doğal
kaynakların, sermayenin hizmetine sunulmasına yönelik olarak uygulanan
politikalar karşısında toplumsal yararı esas alarak anti-kapitalist bir
mücadeleyi başta yerel halk örgütlülükleri olmak üzere sendikalar, meslek
örgütleri ve diğer demokratik kitle örgütleriyle birlikte yürütür, doğal
kaynaklarımızın, toplumsal kaynak olduğu bilinciyle toplumsal denetimde ve planlı
uygulamalarla değerlendirilmesini ve ekolojik değerleri esas alan bir yaşamı
savunur.
9- Üç Fidan Parkı Forumu; ülkemizin yenilenebilir
enerji kaynakları açısından önemli potansiyele sahip olmasından yola çıkarak
ithal kaynaklara dayalı enerji üretimi yerine, kent ve ülke çıkarları
doğrultusunda yerli ve yenilenebilir enerji potansiyellerinin
değerlendirilmesini savunur.
10- Üç Fidan Parkı Forumu; siyasi iktidarların tüm
anti demokratik uygulamalarına karşı diğer tüm demokrasi güçleriyle birlikte,
bağımsızlık, eşitlik, demokrasi ve özgürlük mücadelesini sürdürmeye, karşı
faşist saldırılar karşısında dik durmaya, yaşam hakkının en kutsal hak
olduğuna, aklın ve bilimin kaçınılmaz zaferine inanır. Başka bir dünyanın,
başka bir Türkiye’nin mümkün olduğu bilincine sahiptir.
EK-2
Çayyolu Üç Fidan Forumu İlkelerimiz Revize Öneri
Metni
Özgürlüğüne, demokratik haklarına, kimliklerine,
tercihlerine sahip çıkan kesimlerin yükselttiği sokak direnişleri, park
forumlarına doğru evirilerek yerel inisiyatiflere dönüşmekte… Bu süreç ise
geniş halk kitlelerinin bir araya geliş nedenleri ve gitmek istedikleri nokta
konusunda her bireyin kendisini özgürce ifade edebildiği, doğrudan demokrasinin
hayat bulduğu sosyal alanları yaratmakta…
Bizler de bu sürece paralel olarak Çayyolu Üç Fidan
Parkı Forumunda gönüllülük temelinde bir araya gelerek ve yatay örgütlenme
biçimini benimseyerek kendimizi ifade etmeye başladık. Yaklaşık yirmi gündür
devam eden park toplantılarımızda ülke gündemine dair pek çok şey konuşuldu,
tartışıldı, karara bağlandı. Tüm bu süreci yaşarken de park forumu
katılımcıları olarak yaşama nasıl müdahale edebileceğimiz konusunda belirli
ilkelerimiz olması gerekliliği ortaya çıktı.
Ülke gündemindeki politikaların hiçbirinde söz
sahibi olamamış geniş halk kesimleri, şimdi “artık yeter, bizim de söyleyecek
sözümüz, kuracak cümlelerimiz var” dediler..Yıllardır uygulanan antidemokratik
uygulamalara karşı, vatandaş-devlet ilişkisini tekrar yapılandıran baskı
politikalarına karşı, halka rağmen küresel sermayenin çıkarlarını gözeten
yasalara karşı “özgür toplum-özgür birey” talepleriyle yürüyen, kendi yaşam
alanlarına yöneltilen baskı-zor temelindeki müdahaleleri reddeden, “sokaktaki
insan parlamentodaki yasaların öznesi olmalıdır” diyen bizler;
Her türlü insan hakları ihlallerine; antidemokratik
yaptırımlara; toplum yararı gözetmeyen politikalara; kentimizin-kırımızın
sermayeye yağmalatılmasına; ekolojik dengeyi bozacak tüm projelere; eğitimin ve
sağlığın paralı olmasına; her türlü etnik köken, dil, inanç ve cinsiyet ayrımcılığı
yapılmasına, kadına yönelik her türlü şiddete antifaşist- antişovenist-
antiemperyalist-antikapitalist duruşumuzla karşı çıkıyor ve BAŞKA BİR DÜNYA,
BAŞKA BİR TÜRKİYE MÜMKÜN diyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder